Bu sitedeki bazı bağlantılar affiliate (ortaklık) bağlantıları olabilir. Kullanıcılar, önerilen platformlara bu bağlantılar üzerinden eriştiğinde, ICOBench herhangi bir ek ücret olmaksızın reklam komisyonu alabilir. Tüm öneriler, kapsamlı bir inceleme sürecine dayanmaktadır. 
ABD Başkanı Donald Trump, 19 Haziran’da kendi sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yaptı. Stablecoinlere yönelik düzenlemeleri içeren “GENIUS yasa tasarısının bir an önce yasalaşması için Kongre’ye çağrıda bulundu.
Trump, tasarının Senato’dan geçmesinin ardından, Temsilciler Meclisi’nin herhangi bir değişiklik yapmaksızın hızla onaylamasını ve imzası için derhal kendisine iletilmesini güçlü bir şekilde talep etti.
Bu sıra dışı çağrı, dijital varlık sektöründe düzenlemelerin hızlandırılmasına yönelik kararlılığın açık bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Kripto paralara karşı temkinli bir tutum sergileyen Trump’ın bu kez düzenlemeleri bizzat destekliyor olması dikkat çekiyor. Bu değişim, yaklaşan başkanlık seçimlerini göz önünde bulundurulabilir. Dijital varlıklarla ilgilenen seçmen kitlesine yönelik bir hamle olarak da yorumlanabilir.
GENIUS Yasa Tasarısı ve Hedefi Olan Stablecoin Düzenlemesi
GENIUS yasa tasarısı, değeri ABD doları gibi itibari paralara sabitlenmiş dijital varlıklar olan stablecoinleri hedefleyen özel bir düzenleme öneriyor.
Stablecoinler, yüksek fiyat dalgalanmalarına sahip diğer kripto paralardan farklıdır. Ödeme ve para transferlerinde kullanılmaya daha uygun görülmektedir.
Piyasanın hızla büyümesi, finansal sistem üzerindeki olası etkiler açısından bazı risklerin doğmasına da neden oldu. Bitcoin gibi dalgalı yapıya sahip varlıklardan farklı olarak, stablecoinlerin doğası farklı bir düzenleme yaklaşımı gerektiriyor.
Özellikle ihraççıların rezervlerinin şeffaf olmaması önemli bir sorun olarak öne çıkıyor. Ayrıca, büyük çaplı sermaye çıkışlarına karşı yeterli önlem bulunmaması da dikkat çekiyor. Tasarı, stablecoin ihraç eden kuruluşların rezervlerinin %100 oranında karşılıkla desteklenmesini zorunlu kılıyor.
Bu durum, akıllı kontratlara dayalı Ethereum projelerinde de zaman zaman gündeme gelmektedir. Rezerv güvencesi sorunlarıyla benzerlik taşıyor.
Rezervlerin düzenli olarak denetlenmesi ve raporlanması gibi kurallar getirerek şeffaflığı ve güvenliği artırmayı hedefliyor. Tüketici korunması ve finansal istikrar bu yasanın temelini oluşturuyor.
Yasa kabul edilirse, hangi federal kurumun stablecoinleri denetleyeceği netleşecek. Bu varlıkların yalnızca bankalar mı yoksa banka dışı kuruluşlar tarafından da mı ihraç edilebileceği sorusu da açıklığa kavuşacak.
Kongre Dinamikleri ve Piyasa Etkisi
Stablecoinlere yönelik düzenlemeler uzun süredir ABD Kongresi’nde tartışılıyor. Ancak Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasında düzenlemenin kapsamı konusunda yaşanan görüş ayrılıkları nedeniyle bugüne kadar kapsamlı bir yasa çıkarılamadı.
Trump’ın Temsilciler Meclisi’nden “değişiklik yapılmadan onaylama” talebi oldu. Parti içi anlaşmazlıklar nedeniyle tasarının zayıflatılması ya da gecikmesinden duyduğu endişeyi yansıtıyor. Trump’ın bu müdahalesi, tıkanan yasa sürecine ivme kazandırabilecek bir gelişme olarak değerlendirilmektedir.
Piyasada ise düzenlemelerin netleşmesi büyük ölçüde olumlu karşılanıyor. Açık kurallar sayesinde uyum maliyetlerinin düşeceği ve kurumsal yatırımcıların piyasaya daha rahat girebileceği düşünülmektedir. Bu da ABD’nin dijital varlık sektöründeki küresel rekabet gücünü koruması açısından önemlidir.
Aşırı regülasyonun inovasyonu kısıtlayabileceğine dair endişeler de mevcuttur. Stablecoin dışındaki diğer kripto varlıklar için de bir düzenleme çerçevesi oluşturulması gerekiyor. Sektörün uzun vadeli büyümesi açısından önemli bir temel oluşturur.
Bu yasa tasarısının teknik gelişmeleri engellemeden riskleri nasıl yöneteceği belirlenmelidir. Piyasaların sağlıklı büyümesi açısından belirleyici bir faktör olacak.
